Prof. Dr. Mehmet BİREY

Prof. Dr. Mehmet BİREY

Nereye kadar

Nereye kadar

Viroloji, mikrobiyoloji ve genetik çalışmalarının sınırı neresidir. Bilimsel bulgular ve müdahaleler hangi amaçlar için yapılırsa doğrudur ve faydalıdır.

Bilim dünyası her doğal yapıya müdahale etme serbestisine sahip olabilir mi? Bu soruların cevabı önemlidir ve gecikmeden cevaplanması gereklidir. İnsan nüfusunun artmasından dolayı daha çok üretime ihtiyaç duyulması canlı organizmanın bütün kodlarına, bütün şifrelerine girilmesini gerektirmemelidir. Bu gidişatın sonunda bütün genetik yapılar bozulur, tür özellikleri ortadan kalkar, çeşitlilik yok olur ve her tür için tek tür karakterler meydana gelir. Evrenin spekturumu bozulur, kendi elimizle her şeyi sevimsiz ve yaşanmaz hale getiririz, maalesef bilim nükleer alanda olduğu gibi genetik alanında da faydanın yanında çok zararlı sonuçlara sebep olacaktır.

Anlaşılıyor ki Dünya Sağlık Örgütü(DSÖ) viroloji ve genetik araştırmalarını kontrol eden kurallar koymuş olmasına rağmen nükleer alanda olduğu gibi bu alanda da gizli çalışmalar yapılıyor ve cezasını bütün insanlık çekiyor. Nasıl her insanın özeli varsa, bu özel her insana has ise her temel yapımın böyle bir özeli vardır. Bir molekül düşünün bu molekülün doğal yapısı o moleküle hastır, o molekülün molekül kimliğini koruyarak molekül üzerinden bazı deformasyonlar yapmak o molekülün direncini ve diğer moleküllerle komşuluk ilişkisini, komşu moleküllerle enerji alışverişini ve moleküllerin çoğalma formatlarının bozulmasına sebep olur.

Her türlü temel yapılara dışardan yapılan müdahale temel yapının istemediği bir durumdur. Bu duruma direnebilen yapılar doğallıklarını korur, direnemeyen yapıların nereye evrileceği dış müdahalenin etkisine bağlıdır. Temel yapılara müdahale sonucu daha fazla üretilebilir, daha uzun yaşanabilir ancak türlerin temel özellikleri ve dağılım spektrumu bozulur. Zamanla değişik türler, meziyet kaybı ve varlığa has olan özellikler yerini çok farklı ve olumsuz özelliklere sahip insan dahil türler ortaya çıkabilir. Doğal hayat yerini dirençsiz yapılara terkeder ve bilimsel mücadelenin başarı imkanı daha da çok zayıflar.

Müdahalenin bir sınırı olmalıdır. Bugün herkes biliyor ki canlı dünyamıza müdahale sınır tanımıyor ve insan dahil bütün canlıların temel yapı taşlarının şifrelerine müdahale ediliyor, doğada her yapının bir yaşam hakkı vardır, atom ve molekül düzeyinde de temel yapılara müdahalenin bir sınırı olmalıdır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Prof. Dr. Mehmet BİREY Arşivi