Türkiye'den AB'ye çağrı

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ve İçişleri Bakanı Efkan Âlâ’nın katılımıyla yapılan toplantıda konuşan AB Bakanı ve Başmüzakereci Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye’nin AİHM’de bulunan dosya sayısı bakımından ikinci sıradan beşinci sıraya gerilediğini söyledi. 2014 yılının Türkiye için reform ve AB yılı olacağını söyledi. AB için de Türkiye yılı olmasını diledi.

Çavuşoğlu, Türkiye’nin son üç yılda yaptığı reformları göz önünde bulundurarak AB’yi 23. ve 24. fasılları açmaya davet etti.

'Yargı ve Temel Haklar' 23. fasılı ile 'Adalet, Özgürlük ve Güvenlik' 24. faslını Güney Kıbrıs bloke ediyor.

‘Tutukluluk oranı düştü’

Yargının tarafsızlığını dikkate alan yargı reformlarının sürdüğünü ve tutukluların oranının yüzde 14’e düştüğünü söyleyen Çavuşoğlu, basın özgürlüğüyle ilgili uluslararası kurum ve kuruluşların yayınladığı raporlara da değindi:

“Son zamanlarda, tutuklu gazetecilerle ilgili yayımlanan raporlar konusunda, doğru bilgi paylaşılmasında yarar olduğu değerlendirilmektedir. Yargılaması tamamlanmış olanların hüküm aldıkları eylemler ve yargılaması devam edenler hakkındaki iddianamelerdeki isnatlar incelendiğinde, hiçbirinin gazetecilik faaliyetinden dolayı yargılanmadığı görülecektir.”

‘2014 Türkiye yılı olsun’

Ortak basın toplantısında bakanlar, toplantıya katılan gazetecilerden ikisinin sorularını yanıtladı. Toplantıya ev sahipliği yapan AB Bakanlığı görevlilerinin söz hakkı verdiği Anadolu Ajansı (AA) muhabiri, Türkiye’nin bir yıl sonra nerede olacağını sordu. Çavuşoğlu bu soruya, “Dileriz ki 2014 AB için de Türkiye yılı olsun” diye yanıtladı.
İkinci kez söz hakkı verilen diğer AA muhabiri ise, “Freedom House’un yayınladığı ve Türkiye’yi basın özgürlüğü olmayan ülkeler arasında değerlendirdiği tek yanlı ve taraflı rapor hakkında yorumunuz nedir?” diye sordu.

Soruya yanıt veren Davutoğlu, “Türkiye'nin ikinci sınıf ülke yapılmasına müsaade etmeyiz. Eğer Türkiye basın özgürlüğü ve ifade özgürlüğü konusunda Kuzey Kore ile aynı kategoride sunuluyorsa, gazeteci dostlarımız da bu tablonun gerçek olmadığı yönünde hemfikir olmalı. Kuzey Kore'deki gazetecilerle aynı şartlarda mı çalışıyorlar. Kimse bu resme objektif diyemez, bu oryantalist bir tavırdır ve Türkiye'nin basın özgürlüğü konusunda ulaştığı seviyeye kimse hakaret edemez." diye konuştu.